Hayvanların dijital sesi: Pawbeat

P- Evcil hayvan sahipliğinin hızla arttığı bir dönemde, teknoloji yalnızca insanların değil hayvanların da refahını yeniden tanımlıyor. Evcil hayvan teknolojileri (pet-tech), son beş yılda ciddi bir büyüme ivmesi yakaladı. Mordor Intelligence’ın güncel projeksiyonuna göre küresel pet-tech pazarı, 2025 yılında 12,47 milyar dolar, 2030’da ise 23,88 milyar dolar büyüklüğe ulaşacak. Bu, sektörün önümüzdeki dönemde yüzde 13,87 yıllık büyüme oranıyla teknoloji dikeylerinin en hızlı genişleyenlerinden biri olacağını gösteriyor.

Bu veriler, pet-tech’in artık yalnızca GPS’li tasmalar veya basit aktivite takip cihazları üretmekten ibaret olmadığını, giyilebilir sensörler, nabız-solunum izleme, stres ölçüm algoritmaları, tele-veterinerlik entegrasyonları gibi çok daha kapsamlı bir teknolojik ekosisteme dönüştüğünü gösteriyor.

Türkiye’de ise pazar hala erken aşamada. Yerli oyuncu sayısı az olsa da globalde hızla standartlaşan “refah teknolojileri”nin Türkiye’de ilk örnekleri görünmeye başladı. İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Teknopark’ında geliştirilen yerli girişim PawBeat, kediler ve köpekler için tasarladığı yapay zeka destekli duygu analizi sistemiyle bu değişimin öncülerinden biri oldu. Kurucu ortaklar Furkan Cozar ve Cansu Cozar’ın kendi kedileri Max ve köpekleri Lucy’den ilham alan girişim, “Hayvanların dili olabilir miyiz?” sorusuyla yola çıktı.

Sağlık haritası çıkarıyor

PawBeat, tasmalara entegre sensörler sayesinde evcil hayvanların kalp atışı, stres seviyesi, hareket ritmi ve enerji dengesini gerçek zamanlı takip ediyor. Bu veriler, yapay zeka tarafından işlenerek “mutlu”, “stresli”, “huzursuz”, “uykulu” gibi duygu durumlarına dönüştürülüyor. Girişim, hayvan sahiplerine yalnızca bir veri akışı değil duygusal ve fiziksel refahı birlikte gösteren bütüncül bir sağlık haritası sunuyor.

PawBeat’in kalbinde köpekler için Lucy AI kediler için Max AI olmak üzere iki yapay zeka motoru bulunuyor.  Mobil uygulama üzerinden kullanıcıya sade bir dille sunulan bilgiler, hem günlük takibe hem veteriner kontrolüne destek oluyor. Kullanıcılar isterlerse verileri tek tıkla veterinerlere iletebiliyor, klinikler de bu verilerle erken teşhis konusunda avantaj kazanıyor. PawBeat, uzun vadede yalnızca duygu analizi yapan bir cihaz değil hayvanların davranış-refah ilişkisini derinlemesine yorumlayan bir platform olmayı hedefliyor.